Merhaba e-ticaret girişimcileri. Bu konumuzda pazaryerlerinden satmak mı yoksa kendi sitenizden satış yapmak mı onu ele alacağız.
Ben şahsım olarak ve şirketimiz olarak bir çok şirket yönettik ve yönetmeye devam ediyoruz. Yönettiğimiz şirketler içerisinde 0 tl ciro ile başlayıp aylık 500 bin ciroya ulaştırdığımız da var 50 – 100 bin ciro ile başlayıp 1 milyon ciro yaptırdığımızda var. Pazaryerlerinden satış yaptırdığımız da var kendi sitesinden satış yapan firmalarda. Peki kendi sitenden e-ticaret yapmak mı? Yoksa pazaryerleri üzerinden e-ticaret yapmak mı?
Şimdi bu iki seçim arasında şu olur biz diyemeyiz çünkü biz sizin ürün gamınızı, ekonomik gücünüzü ve ekibinizi bilmiyoruz ama size soracağımız sorular ile doğru cevabı siz kendiniz bulabileceksiniz emin olun.
1- Kaç çeşit ürününüz var?
Öncelikle kaç çeşit ürününüz var? Eğer çeşidiniz 100 çeşit ve altındaysa her iki kanaldan da satış yapın. Zira her iki kanalı da yönetmeniz çok kolay olacak. Eğer 100 ve üstü ürün çeşidiniz varsa aşağıdaki sorulardan hangi kanalı seçeceğinizi belirleyebilirsiniz.
2- Reklam bütçeniz var mı?
Diyelim ki Ticimax yada T-Soft’tan bir e-ticaret paketi aldınız. Ve sizin 1000 adet ürününüz olsun. Bu 1000 adet ürünü kendiniz yada entegrasyon yazılımı ile sitenize aktardınız. Sitenizi satışa hale getirdiniz. Peki sizi kim tanıyor? Biz cevaplayalım, kimse tanımıyor. Bu yüzden reklam vermeniz gerekmektedir. Kime reklam vereceksiniz? Google, Facebook, Instagram, Tiktok vs. Yani sizin kitleniz neredeyse oraya reklam vermeniz gerekmektedir. Peki ne kadarlık bir reklamdan bahsediyoruz? Ortalama günlük 100 – 200 ₺ gibi bir rakam ile başlangıç yapabilirsiniz. Buda size aylık ortalama 3000 ₺ ve üzeri bir bedel demektir. Peki bir ay boyunca 3000 ₺ reklam karşılığında ne kadar satış alacaksınız? Ona birşey diyemeyiz ama başlangıçta rutin sektörlerde, eğer satış fiyatlarınız makul oranlardaysa ortalama 3 katını yani 9000 ₺ gibi bir rakam kazanırsınız.
Yani aslında biraz küçük bir maliyettir reklam.
Reklam sandığınız gibi bugün 100 TL reklam yapayım akşamına bana 1000 ₺ gelsin gibi bir durum söz konusu değildir. Reklam platformlarının zaten doğru reklam çıkabilmesi için öğrenim süresini tamamlaması lazım. Bu da en az 8 en çok 26 gündür. Bu süre içerisinde verdiğiniz günlük reklam parasını bile ciro olarak yapamayabilirsiniz. O yüzden reklam sabır, zaman ve bilgi gerektiren bir iştir. Klasik laftır ama bu internette daha çok doğrudur, “Reklamın iyisi kötüsü olmaz!”
3- Bu İşte Ne Kadar Ciddisiniz?
Aslında sizin sitenizin olup olmamasını en büyük etkileyecek faktör bu sorudur. Siz bu işe ciddi ciddi girip bu işten gelir elde etmek istiyorsanız ilk yapacağınız iş kendi internet sitenizi kurmanızdır. Ama yok ben şöyle bir bakim diyorsanız pazaryerlerine 3-5 ürün ekleyin ve sepete ekle butonu sıralamasında 1. sıraya gelin (rakiplerinizden daha iyi fiyat vererek gelebilirsiniz.) ve pazaryerlerinden satışa başlayın. Oradan biraz bal çalın ağzınıza, böylelikle e-ticaret hevesiniz artacaktır.
4- Bütçem Yok Ama Bu İşe Girmek İstiyorum!
Tabi ki girebilirsiniz. Kafa ürünler bulabilirseniz pazaryerlerinden satışa başlayabilirsiniz. Ancak pazaryerlerinin sizi sömürmesine müsaade etmeyin. Çünkü siz para kazanacam derken günün sonunda zarar etme ihtimaliniz çok yüksek olabilir.
5- Peki Bu İşin Doğrusu Ne?
Değerli girişimciler, bu işin en doğrusu kendi sitenizi önce kurmak, daha sonra kendi siteniz ile entegrasyon yazılımı ile pazaryerlerinde ürünlerinizi satmaktır. Kendi markanızı direk pazaryerinde siteniz olmadan başlatırsanız marka değeri diye birşeye sahip olma ihtimaliniz çok düşük hata minnacık diyebiliriz. Ama kendi siteniz üzerinden pazaryerlerine giriş yaparsanız, pazaryerlerinde ki müşteriler ürünün adını internette aratarak sizin sitenizi bulabilir ve sitenizden daha düşük ücretle satın alabilir. Zaten bu çok oluyor. İnsanlar artık bilinçleniyor, çünkü pazaryerleri hem komisyon, hem kargo, hem reklam giderlerini sizden tahsil ettiği için sizin normalde 5 liraya satacağınız ürün pazaryerindeki satış fiyatı otomatikmen 20 tl baremine çıkıyor. Bu rakamı zaten alışveriş yapan bilinçli kullanıcılar biliyor ve sizin sitenizden daha ucuza alacağını bildiği için sizin sitenize yöneliyor. Böylelikle hiç reklam yapmadan kendi sitenizden satış yapmış oluyorsunuz.
Şimdi gelelim asıl konuya;
Kendi Siteniz ve Pazaryerlerinin Avantaj ve Dezavantajları
Kendi Sitenizin Avantajları;
- Kendi markanızı oluşturursunuz.
- Kendinize ait bağımlı ve sadık müşteri oluşturabilirsiniz.
- Kimseye komisyon, reklam vb. gibi ek masraflar ödemezsiniz.
- Müşterileriniz ile birebir diyalog halinde olursunuz ve müşterilerinizin isteklerini doğrudan kendilerinden dinler ve ona göre çözüm üretirsiniz.
- Kendi sitenizde istediğiniz kampanya, indirim vb. aksiyonları rahatça alabilirsiniz. Böylelikle daha çok satış yapma ihtimalinizi arttırırsınız.
- Belirli bir seviyeye geldikten sonra markanızı satabilirsiniz.
- Ödemeleriniz bankayla anlaşmanıza göre yada PayTR ile çalışırsanız ertesi gün hesabınıza geçer. Yani vade beklemezsiniz.
- Kapıda ödeme naki yada kredi kartı ile tahsilat yapabilirsiniz ki Türkiye’de bu yöntem çok fazla kullanılmaktadır.
- Canlı destek verirseniz yada whatsapp ile iletişim butonu koyarsanız müşterilerinizle canlı olarak anlık konuşabilir ve satışınızı arttırabilirsiniz.
Kendi Sitenizin Dezavantajları
- Reklam bütçesi gerekir (başlangıçta herkese bu gerekir)
- Kampanya oluşturma aksiyonları size aittir.
- Site için yazılım bedeli (1 defaya mahsus) ödersiniz ve yıllık sunucu ve bakım bedeli ödersiniz (cüzi bir miktar).
- Kargolarınızı takip etmeniz gerekir, iade gelmemesi için
Pazaryerlerinin Avantajları
- Pazaryerleri agresif reklam verdiği için ayrıca çok müşterisi olduğu için buradan daha fazla sipariş alabilirsiniz. Tabi bu sizin fiyat politikanıza bağlı eğer fiyatınız yüksekse zaten hiçbir yerden satamazsınız.
- Pazaryerleri müşterileri ile kendileri görüşür (n11 ve gittigidiyor hariç) o yüzden size crm yani müşteri hizmetleri ile alakalı bir yük binmez
- Pazaryerlerinde kargolar sistemsel olduğu için çok takip gerektirmez. Ama yinede iade kargoları takip etmeniz gerekir belki kargo firması hiç o yere gitmemiş bile olabilir.
Pazaryerlerinin Dezavantajları
- Ürünleri elle yada entegrasyonlar girmeniz gerekmektedir. Kendi sitenizde eğer bir muhasebe programı kullanıyorsanız otomatik çekilip siteye aktarılır.
- Aynı üründen çok satıcı olduğu için karlı bir satış yapma ihtimaliniz çok zordur.
- Pazaryerleri sizden her satış başı komisyon alır.
- Pazaryerlerinde kargo ücreti size ait olduğu için ürün satış fiyatının üstüne kargo rakamı koyarak satış yaparsınız. Bu yüzden daha yüksek komisyon ödeyebilirsiniz.
- Pazaryerlerinde ciddi vade günü bekleyebilirsiniz.
- Pazaryerlerinde ekstra reklam, fatura, hizmet vb. faturaları keserler.
- Kargo geciktirdiğinizde geciktiği gün kadar ceza ödeyebilirsiniz.
- Sipariş iptal ederseniz ceza bedeli ödeyebilirsiniz.
- Paranız size vaad edilen tarihte ödenmeyebilir, gecikebilir.
- Komisyon oranlarını istedikleri zaman değiştirebilir, eğer gelen mailleri incelemezseniz daha yüksek oranda zarar etmeye başlayabilirsiniz.
- Pazaryerleri sözleşme şartlarına uymazsanız mağazanızı kapatabilir, ödemenizi yapmayabilir.
Tabi bu pazaryeri dezavantajları her firma için geçerli değildir. Mesela Gittigidiyor aralarında en sevdiklerimizdendir. Vade gününde paranızı öder, geç gönderim cezası, iptal cezası olarak maddi bir kesinti yapmaz. Ürün listeleme sayısı ücretsiz olarak arttırabilirsiniz. N11’de de keza ceza bedelleri yoktur ama belirli sayının üstüne ek listeleme almanız gerekir gibi. Yani tüm pazaryerlerinin kuralları farklıdır. Kuralına göre oynamanız gerekmektedir.. Kurala göre oynasanız bile yine sorunlar yaşayabilirsiniz.
Özetlersek
Biz ilk önce kendi sitenizi kurun ve sitenizden pazaryerlerine entegrasyon yapın diyoruz. Olaki pazaryeriniz kapanırsa kendi sitenizden ticaretinize devam edebilirsiniz. Saygılarımızla…